1 Ağustos 2023 Salı

 

                                                           ŞİMDİ

 

Bu sabah güneşe uyandım. Özlediğim bir sabahtı sanki. Sanki çok uzun zamandır bu anı bekliyordum. Coşku kapladı içimi, balkona çıkıp dağları ve gökyüzünü seyrettim. Ne kadar hasretle beklediğim bir anmış meğersem. Fark ettim ki uzun zamandır başımı kaldırıp gökyüzüne bile bakmamışım.

Kuşlar kondu pencereme, onlarda da bir sevinç, bayram havasında müjdeliyorlar bize büyük günün geldiğini. Kuş sesleri, tertemiz bir hava ve insanlar, hepsinin gözleri ışıl ışıl, aynı duygu, aynı sevinç.

Bu sabah güneşe uyandım. İçimi ısıttı. Unutmaya yüz tutmuş güzellikleri hatırlattı. O karanlık kış günlerinden öylesine bıkmışız ki, karamsarlığın esiri olmuşuz. Negatif olan her şeyi çantamıza koyup çıkmışız yola. Anlamsız koşuşturmaların peşine düşmüşüz. Farklı yüreklerde, farklı beklentiler, ortak olan bir şey var, hepimiz bu sabah aynı güneşe uyandık.

İş, ev arasında mekik dokuyan anne ve babalar. Tek çabaları çocukları biraz daha iyi bir gelecekte yaşasın. Anne ve babaların bu büyük koşuşturmaları arasında ezilen çocuklar,hangi ödevden başlayacaklar, hangi sınava girip hangi sınavdan çıkacaklar, ne zaman teneffüs olacak. Çoktan yüzlerinde inceden çizgiler oluşmuş bile. Telaş üzerine telaş. Neden? Niye? Bu sorulara bırakın cevap vermeyi, soruyu kendimize sormaya bile vakit bulamıyoruz.

Çalışan annelerin aklında tek soru. Ne zaman yemek pişecek? İşyerinde de her şey yarım kaldı. Çocuklar okuldan geldi karınları aç, babaları da gelir birazdan. Of yoruldum artık. Hiç bitmeyecek sandığımız o karanlık, o kısa kış günleri.

Oh bitti. Baharın kokusu geliyor burnuma ve hep eski sevgilileri akılda. Sanki içimde uyuyan kız çocuğunu uyandırdı bugünkü güneş. Bu sabah güneşe uyandım.

İçimdeki bütün negatif enerjiyi boşaltmak, özgürce dilediğim gibi çıplak ayaklarla yürümek istiyorum bugün.

Börtü böcek, koyun kuzu, yemyeşil bir hayat ve yeniden umutla bakan gözler. İnsanın içi içine sığmıyor, yaptığı uğraşlardan zevk alıyor, şehvetle ve özveriyle yapıyor.

Bugün kendimizi yeniden keşfetmeliyiz.

Kendimizle birlikte o en yakın dostlarımızı,arkadaşlarımızı da unutmuşuz. Oysa ne kadar hasret kaldık, dağlara çıkıp piknik yapmaya, derenin kıyısına çimlerin üzerine yayılıp, derenin o çağlayan sesiyle ağaçların arasından süzülen güneş ışığı görüntüsüne ve sıcak bir dost sohbeti tamamlar bu en güzel anı.

Tabi ki onları unutmamak lazım, kimlerden mi bahsediyorum? Karıncalardan, işte yine çıktılar yuvalarından, karanlık kış günlerinden sonra onları bile özlemişiz. Hep aynılar, yine çalışıyorlar, vızır vızır, dört dönüyorlar etrafta. Çalışkan karıncalar.

Bitti artık, o soğuk iç karatıcı kısa günler geride kaldı.

Çıkarın ayakkabılarınızı keşke dememek için dilediğiniz gibi basın toprağa, özgürce. Sindire sindire  yaşayın bu en güzel, en özel günleri. Keşke dememek için. Hadi. Şimdi,

Börtü böcek, koyun kuzu ve karıncalar. Bu sabah güneşe uyandım.

      

                                                                            Deneme2003umutyazıları

                                                                                                          FÜSUN GÜLTEN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder